Antik dönemlerden beri bir liman kenti olan İzmir’in Akdeniz’in sayılı limanları arasına girmesi, 16. yy. sonları ile başlar. 16. yy. da Asya, Avrupa ve Doğu Akdeniz limanları arasında gelişen yoğun ticaret, İzmir limanını yüksek tonajlı yelkenli gemilerin uğrak yeri haline getirmiştir. Ancak sorun, büyük gemilerin iç limana giremeyişleri ile başladı. Kentin bu bölümünü antrepoların, hanların bulunduğu gerçek anlamda boşaltma ve yükleme limanı idi. İçi kayıklar ve küçük tekneler ile doluydu. 1880 yılına gelene dek bu böyle sürdü. Kayıklar ve mavnalar açıkta bekleyen büyük gemilerden insanları ve yükleri iç limana taşıdılar. İzmir Limanı’nın Akdeniz içindeki gelişen ticaret hacmi ve yoğunluğu 18. yy. da soylu İngiliz ailelerinin tüccar yetiştirmek, ticaret öğrenmeleri üzerine çocuklarını İzmir’e yollamalarına yol açtı. Bu bir çeşit ticaret doktorası idi. İşte kayıkçılar, kayıklar böyle doğdular. Türkler, Rumlar, Yahudilerden oluşan kayıkçı loncaları, açıkta bekleyen gemilere ya da gemilerden malları ve yolcuları limana taşıyorlardı. 1909 da yeni standartlar ve düzenlemeler getiren yasalar, kayıkçılığı daha da kurumsallaştırdı. İzmir’in kimliğinin bir parçası haline getirdi. İşte bu dönemlerde kayıkların liman içinde tertip ettikleri yarışları ve deniz şenliklerini daha sık olmaya başladı. | |
1923 de kurulan Cumhuriyet, kent için yeni yapılanmaları ön görmekteydi. Buna İzmir’in Birinci Dünya Savaşı sonunda savaş yıllarının da etkisi eklenince, İzmir Kayıkları’nın kaybolma süreci başlamış oldu. 1940’lara gelindiğinde ekonomik sıkıntılar ve yeni liman yapımı, kayıkların yok olma süreci tamamlandı. İzmir Valisinin verdiği bir emir sonucunda liman nakliyesinde kullanılan tüm İzmir Kayıklar, geride bir örneği bile bırakılmaksızın bir gecede yok edildi. Böylelikle, yüzyıllarca süren bir zaman diliminde şekillenen ve İzmir tarzı olarak ünlenen bir kentsel zenginlik, modernizm adı verilen bir vandallıkla ve büyük bir vefasızlıkla, hatırlanmasına bile izin verilmeyecek şekilde tarihin karanlık kuyularına atıldı. Ta ki, 2005 yılında 360 Derece Araştırma Grubu ile aralarında Gemi Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Emrah Erginer'in de bulunduğu bir avuç gönüllünün girişimiyle, bir hayalin gerçekleştiği tarihe kadar. Bu aşamayı isterseniz, 360 Derece Araştırma Grubu’nun anlatımı ile dinleyelim:
|
17 Ekim 2009 Cumartesi
İzmir Kayıklarının İzmirliler ile Kucaklaşmasını ve Kayıkları Eğitimlerimizde Kullanabilmek İstiyoruz !
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder