21 Aralık 2009 Pazartesi

Parkurlarımızdan: Manisa, Köseler Köyü - Aigai Antik Kenti




Manisa İli, Merkez İlçe’ye bağlı Köseler Köyü’nün 2 km güneyindeki Gün Dağı’nın üzerinde kısmen ayaktaki görkemli harabeleri ile dikkati çeken Aigai; İ.Ö. 1100 yıllarından sonra Yunanistan’dan gelip kuzeybatı Anadolu kıyılarına yerleşen Aiol’ler tarafından kurulan 12 kent arasında sayılmaktadır. Aigai ile ilgili ilk bilgileri tarihçi Herodotos’tan almaktayız. Herodotos (İ.Ö. 5. yüzyıl) Aigai Kenti’ni Aiollerin kurduğu 12 kent arasında sayar.

Kentin adı Herodotos’ta Aigaiai, Plinius’da Aegaeae, kentin bastığı sikkelerde ise Aigai ve Aigaion olarak geçmektedir. Kentin adını anan diğer antik yazarlardan Strabon (XIII. 3,5 ), Pseudo Skylax (98) ve Plinius (Naturalis Historia, V.121), bu yerleşimin deniz kıyısında değil, iç kısımda ve dağlık bölgede olduğunu vurgulamaktadır. Ünlü sözlük yazarı Suidas ise (İ.S. 10. yüzyıl) Aigai’da üretilen keçi derilerinin Smyrna ve Magnesia agoralarında satıldığını aktarmaktadır.

Aigai’in diğer bir Aiol Kenti olan Temnos ile birlikte İ.Ö. 547 yılından sonra ortaya çıkan Pers egemenliğine karşı direndiği ve bağımsızlığını koruduğu anlaşılmaktadır (Xenophon, Hellenika IV.8,5 ). Kyme ve Myrina gibi kıyı kentlerinin aksine, İ.Ö. 5. yüzyılda Attika-Delos Deniz Birliği’ne vergi vermeyen Aigai’in şansı İ.Ö. 3. yüzyılın başlarında Pergamon Krallığı’nın kurulması ile açılmıştır. Bu krallığın temellerini atan Philetairos’un büyük yardımlarda bulunarak Aigai kentini yeniden kurmuş olmalıdır. Zaten bu Hellenistik kent; plan, teraslamalar ve diğer birçok ayrıntı göz önüne alındığında Pergamon’u anımsatmaktadır.

Anadolu’da Pergamon Krallığı’nın güçlü rakibi olan Seleukos Krallığı’nın Akhaios adlı bir generalin komutasında başlattığı saldırılar (İ.Ö. 220-218) sonucunda Aigai ve Aiolis kıyıları Pergamon Kralı Attalos I’in elinden çıkmış, daha sonra krala isyan eden Akhaios’un öldürülmesi ile Aigai ve çevresi yeniden Pergamon Krallığı’na katılmıştı.

Aigai’de Roma yönetimi ile ilgili en erken bilgi İ.Ö. 1. yüzyıla aittir. Ceasar’ın güvenilir bir adamı olan Publius Servilius Isauricus, Asya Valisi olarak görev yaptığı sırada (İ.Ö. 48-46) kente ve buradaki Apollon Khresterios Tapınağı’na önemli yardımlar yapmıştı. Nitekim kentte ele geçen bir heykel kaidesinin üzerindeki yazıttan bu valinin Aigai’da onurlandırıldığı anlaşılmaktadır.

İ.S. 17 yılında bölgede meydana gelen şiddetli depremin yerle bir ettiği kentler arasında Aigai da vardır. Tacitus (Annales, 47) tarafından da sözü edilen bu depremin yaraları İmparator Tiberius’un cömert yardımlarıyla sarılmış ve depremden zarar gören kentler şükran ifadesi olarak İtalya’da imparatorun bir heykelini dikmişlerdi.

Kentin adına son kez İ.S. 5. yüzyıla ait Piskoposluk listelerinde ve Hierokles’in Gezi Rehberi’nde rastlanmaktadır. Tahminlere göre, Aigai, diğer bir dağ kenti olan Temnos gibi İ.S. 7. yüzyıldaki Arap akınları nedeniyle terkedilmiştir. Kentteki en son iskan ise sadece Demir Kapı ve ardındaki sınırlı bir alanda yer alan, 12. ve 13. yüzyıllara tarihli küçük bir geç Bizans kale-iskanıdır. Bu dönemi ise kentte küçük bir kilise temsil etmektedir. Söz konusu Geç Bizans iskanı da 14. yüzyılın sonlarında Manisa ve çevresini ele geçiren Saruhanoğulları tarafından terke zorlanmıştır.

(Metin: Prof.Dr. Ersin DOĞER)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder