İnsan Sürüsünü selamlayın.
Pek az hatta hiç tanıtım yapılmadığı halde cep telefonu ile mesajlaşma gibi sosyal olayın nasıl patlama şeklinde geliştiğini açıklayabilir misiniz ? Meksika dalgasının nasıl meydana geldiğini ? Sanal ortamda toplulukların nasıl oluştuğunu? Grafitinin yayılarak şehir manzaramızın bir parçası haline gelmesini ? Veya daha da duygusal bir olay olarak, trafik kazalarında kaybedilen kişilerin ardından yol kenarlarında çiçeklerle anma noktalarının oluşmasını ?
Kitle davranışına ilişkin iyi bir açıklamanız yoksa bunu değiştirmeniz de pek mümkün olamaz. İşte bu yüzden pek çok hükümet gerçek değişimi yaratmak için çabalar durur, o kadar çok pazarlama bütçesi harcandığı halde satışlar bir türlü artmaz, çoğu şirket birleşme ve satın alma işlemi, şirket hisselerini düşürür ve şirket içi değişim projeleri uzun vadede gerçekleştirilemez.
Sürü, kitle davranışını etkileyebilmek için sürdürdüğümüz uğraşın sebebini ele almaktadır. Batı toplumlarında yaşayan bizler "insan olma" konusunda yanlış nosyonlara sahip olduğumuz için kitle davranışının mekanizması konusunda da yanılgıya düştük. Çok çeşitli kaynak, olay ve delilden yararlanan Mark Earls insanoğlunun aslında "ben" ilüzyonu taşıyan bir "biz" türü olduğunu ortaya koymaktadır.
Sürü : Kitle Davranışı Nasıl Yönetilir Nasıl Değiştirilir , Mark Earls, Çevirmen: İclal Büyükdevim Özçelik, Mediacat Yayınları, İstanbul - 2009, 363 Sayfa
Yazarı Hakkında
Kariyeri boyunca uzun yıllar reklâm ve iletişim alanında St Luke’s, BMP ve son olarak Ogilvy olmak üzere pek önemli firmada müşteri planlamacısı olarak görev yapan Mark Earls, düzenli olarak pazarlama ve araştırma organizasyonlarının yanı sıra firmalar için özel seminerler gerçekleştiriyor. Son birkaç yılda Chicago, Miami, Monmouth, London, Hong Kong, Bükreş, Hamburg, Prag, LA, New York ve San Diego gibi dünyanın önemli kentlerinde seminerler veren Earls, ayrıca firmalara hedeflerine ulaşmak ve planlarını zenginleştirmek konusunda yardımcı olmak üzere atölye çalışmaları da düzenliyor.
“Evde, okulda, üniversitede kısaca her yerde, üzerinde çalıştığım konu üzerine etraflıca düşünmeyi öğrettiler bana. Yani bana söyleneni koşulsuz kabul etmek yerine, her konunun daha zorlayıcı, daha ispatlanmış ve daha ele gelir açıklamalarını bulana kadar mücadele etmem gerektiğini öğrendim,” diyen Earls, her şeyi üzerine daha iyi düşünerek daha iyi bir hale getirmenin tek amacı olduğunu söylüyor. “Bütün cevapları bilmiyorum ama varsayımlar üzerine düşünmek benim hep daha iyi, daha net ve daha etkili düşünmemi sağladı. Beni dinleyen insanları da bunu yapmaya teşvik ediyorum” diyen Earls, bu yaklaşımı sayesinde kariyerinde en üst basamaklara kadar tırmanmayı başarmış, müşteri planlaması konusunda önemli pozisyonlarda görev yapmış ve kitapları kadar makaleleri de geniş kalabalıklar tarafından okunmuş. Londra reklâm sektöründe herkesin gittiği yönün tersine gitmeyi tercih edenlerin başında gelen Earls, pek çok kişi tarafından bir ‘hazine’ olarak tanımlanıyor.
Değerli bilgi ve tecrübelerini kaleme de alan ödüllü yazar Mark Earls’ün üç önemli kitabı bulunuyor: Welcome to the Creative Age (2002), Merry Baskin’in katkılarıyla Brand New Brand Thinking (2002) ve Herd – How To Change Mass Behaviour by Harnessing Our True Nature (2007). Dünya çapında saygı gören, iletişim ve stratejik planlama alanındaki kanaat önderlerinden biri olan İngiliz marka gurusu, şu anda bağımsız olarak danışmanlık hizmeti veriyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder