9 Temmuz 2009 Perşembe

Kitap Tanıtımı - "Homo Ludens, Oyunun Toplumsal İşlevi Üzerine Bir Deneme, Johan Huizinga

Biz insanların Homo Sapiens nitelemesini hak edecek kadar akıllı olmadığımız anlaşıldı... Birçok hayvanın da alet yapabildiği, dolayısıyla insana Homo Faber demenin de anlamsız olduğu görüldü... Peki biz kimiz ? İnsana özgü üçüncü bir özellik olarak Homo Ludens'i, oyun oynayan insanı bu nitelemeler arasına katamaz mıyız ?

Johan Huizinga, Homo Ludens adlı bu temel eserinde yeryüzünde insana ait her şeyin başlangıcının oyun olduğunu gösteriyor. Önce oyun vardı!

Oyun kurgusal olduğu bilinen ve gündelik hayatı dışında yer alan, bununla birlikte oyuncuyu da tamamen içine çeken gönüllü, özgür bir eylemdir. Sınırları özellikle belirlenmiş zaman ve mekan içinde gerçekleşen, her türlü maddi çıkardan ve yarardan uzak bu eylem, verili kurallara göre, belli bir düzen içinde yerine getirilir. Oyncu ve kimi zaman da seyirci kendinden geçer, coşar... Bu şekilde tanımlanan oyun, tarih boyunca, hayatın her alanında kültürün temel öğesi olarak varlığını sürdürmüştür.

Huizinga, kolektif hayatın bütün önemli biçimlerinin -ibadet, şiir, müzik, dans, bilgelik, bilim, hukuk, mücadele ve savaş- ortaya çıkışında oyunun son derece etkin bir rol oynadığını, Doğu ve Batı dünyasna ilişkin zengin tarihsel bilgi ve belgelere dayanarak gösteriyor.

Fakat modern çağlarla birlikte oyun, hayatı zenginleştiren bir unsur olmaktan çıkıp bugünkü dar anlamına kapanınca, katlanılması daha güç, renksiz ve tekdüze hayatlar yaşamaya başladığımızı da Huizinga'dan öğreniyoruz. Ekonomik güç ve çıkarların dünyanın gidişatını belirleyeceğine utanç verici biçimde inanıyoruz; ibadet eder gibi çalışıyor ve üretiyoruz; yavan ve kuru yarar duygusu, burjuva rahatlığı ideali zihniyetlerimizi etkiliyor. Oyuna toplumlarımızda artık yer yok; hayatın bütünlüğünden dışlanıp, sanayiye malzeme olsun diye bir köşeye atıldı...

Yeniden oyun oynayan insan olmayı isteyenler için...

Ayrıntı Yayınları, Eylül 1995, İstanbul

Yazar Hakkında

Johan Huizinga (1872-1945) Johan Huizinga Hollanda'nın en büyük tarihçilerinden biridir. Groningen ve Leipzig üniversitelerindeki güçlü bir öğrenimin ardından Doğu üzerine yaptığı bir uzmanlık teziyle bilim doktoru oldu. Haarlem'de tarih, Amsterdam'da Hint edebiyatı dersleri verdi. 1905-1914 arasında Groningen'de, ardından 1942'ye değin Leiden Üniversitesi'nde tarih profesörü olarak görev yaptı. Ayrıca, 1929-1945 arasında Den Haag Bilimler Akademisi Edebiyat Bölümü yöneticiliği yaptı. 1942'de Nazilerce rehin alındı ve ölümüne değin gözaltında bulunduruldu.

Yazarın Diğer Yapıtları

01. Mensch en menigte in America (1918)
02. Herfsttij der Middeleeuwen (Ortaçağın Günbatımı) (1919)
03. Erasmus of Rotterdam (1924)
04. Amerika Levend en Denkend (1926)
05. Cultuurhistorische verkenningen (1929)
06. In De wetenschap der geschiedenis (1937)
07. Schaduwen von Morgen (Yarının Gölgesinde) (1935)
08. Yanmış Dünya (1945)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder